Reading Slump ya da Okuma Tıkanıklığı

photo of person holding a book

Kitapları çok sevdiğimi, onlarsız yapamadığımı artık sağır sultan bile duydu. Göç ederken bile önceliğim kitaplarımdı ve hala her tatil dönüşü valizim kitap dolu oluyor. Ama gel gör ki her okur gibi bazen benim de hiç bir şey okuyasım gelmiyor. Neyse ki artık bu hali tanımayı öğrendim.  Ve bu halin adı bile var: Reading Slump Reading […]

Yaratıcı Benliğime Yolculuk

photo of multicolored abstract painting

Hepimizin içinde var olan büyük yaratıcılar çoğu zaman içimizdeki odalarda saklı kalıyor. Başkalarının yarattıklarını, yolculuklarını görünce içimizdeki yaratıcı bende buradayım, bir bana bak diyor ama çoğumuz o sesi duyamıyoruz. O sese kulak verenlere imrenerek bakarak, onları takdir ederek geçiriyoruz günlerimizi. Bizse sadece günümüzü idare ettirmeye yetecek kadar yaratıcı yanımızı kullanıyoruz. Evet hepimiz birer yaratıcıyız, öyle […]

İki Ay

pile of rock near lake

Aradan günler, aylar geçti… En son bir hikaye yazıp uzaklaşmışım buralardan… Aslında uzaklaşmaya niyetim yoktu; düzenli yazmayı alışkanlık haline getirmiş, bol bol yazarım dediğim bir dönemdeydim. Tabii unuttuğum küçük bir detay vardı: biz taşındık 🙂 Her sene aralık ayında yıl nasıl geçti, neler okudum, nereleri gezdim diye kendime bir yazı yazardım, bu sene onu bile […]

Günler Dile Gelse

gummy bears on a pill organizer

Merhaba ben Pazartesi, ailenin sorumluluk sahibi kızı. Kız mı dedim aslında oğlu da olabilirim, ne de olsa cinsiyetimiz yok bizim, sadece haftanın günleriyiz. Tıpkı aylar gibi bizim de isimlerimiz var, her dilde farklı adlandırılıyoruz: Lundi, Monday, Montag… ismimiz nasıl olursa olsun biz hep aynıyız. Bana haftabaşı diyorlar, başlangıçlar için hep beni bekliyorlar. Halbuki bende diğerleri […]

Kitaplarım

books

Buralarda bir minimalist olmaya çalışan elvan vardı gördünüz mü? 6-7 yıl önce sadelik, minimalistlik diyip çokça yazmıştım buralarda, nelerden vazgeçtim, vazgeçemedim bol bol anlatmıştım. Şimdi kendime bakıyorum da o minimalist olmaya çalışan elvandan eser kalmamış. Elinden gelse maksimalistin önde gideni olacak. Özellikle kitaplar konusunda. Evet yine kitaplardan bahsetmeye geldim 🙂 Minimalist olmaya çalışırken en zor […]

Dizi Önerisi: Hanna ve Lidia Poët’in Hukuk Mücadelesi

person holding black remote control

İzlediklerimi yazmaya geldim. Hanna ve Lidia Poët’in Hukuk Mücadelesi bu hafta izlediğim iki güzel dizi oldu. Geçen hafta neler okuyorum yazdıktan sonra izlediklerim başka bir yazı konusu olsun demiştim. Bu aralar aksiyon, macera dizilerine sarmış durumdayım. Citadel – Diana’yı bitirdikten sonra oldu hepsi 🙂 Dönem dönem farklı tarzlara sarıyorum, bazen korku, bazen romantik komedi, bazen […]

Hafta Raporu

books

Birkaç hafta önce haftalık olarak neler yaptığını anlatan blog yazılarını okumayı sevdiğimi söyleyerek bende yazayım demiştim. Neler okumuşum, izlemişim, yapmışım anlatayım, bir hafta raporu olsun, hem belki yazdıklarımla birilerine ilham olabilirim diye düşünmüştüm. Ama iki kere yazdıktan sonra gerisi gelmedi. İlkini 18 ekimde, ikincisini ise 29 ekimde yazmışım. İki yazımda dizi ve kitap önerisi gibi […]

Yazma Maratonu

Yeni bir ay, yeni bir hafta, yeni bir gün, sessiz ev ve elimde kahve… Yazmak için çok harika bir ortam bence, diyerek klavye başına geçtim. Tam blog için içerik üretmeye uygun bir gün. Bu cümleleri yazdıktan sonra 15 dakika ekrana baktım kaldım. Aklıma hiçbir şey gelmiyordu. Sonra dedim ki eski yazılarıma bir göz atayım. Bir […]

Ekim’in 4. Haftası

Haftam nasıl geçti anlatmaya geldim; nasıl geçtiğini anlayamadığım bir hafta oldu. Hatta Cuma yazmak istediğim yazım bugüne kaldı. Rüzgâr gibi geçti sanki 🙂 Bu aralar nedense zaman ayrı bir hızlı akıyor gibi geliyor. Baksanıza ekim ayının sonuna da gelmişiz… Neyse şimdi konuyu dağıtmayalım 🙂 Geçen hafta pazartesiyi kitap kulübümüzün toplantısıyla açtık. Her ay bir kitap […]