Bilirsiniz kitap 2013 yılında en çok satanlar listesindeydi, sonra bir ara gözden kaybolmuştu ki filmi çekilince tekrar çok satanlar arasında yerini almaya başladı. Bende işte bu ikinci kez listelere girdiğinde okumaya karar verdim kitabı.

Kitabı yorumlayanlar hep sonunda ağladım, sonunu tek başınızayken okuyun falan yazmışlar. Çevremde de kitabı okuyan ve filmi izleyenlerde benzer cümleler kurdular ama bende mi bir sorun var yoksa yaşadıklarımız mı hissizleştirdi bilmiyorum; ben hiç de öyle bahsedildiği gibi aşırı etkilenmedim. Evet, sonu duygusaldı ancak tahmin edilemez değildi.

Kitabı 4 gün gibi benim için çok kısa bir sürede okudum. Okurken sizi kendine çekiyor ve konuyu merak ediyorsunuz. Jojo Moyes’nun okuduğum ilk kitabı Senden Önce Ben, bu arada çevirmenin de hakkını yemeyelim akıcılığını bozmamış hikayenin kullandığı kelimelerle. Basit cümlelerle sizi yormadan anlatıyor hikayeyi yazarımız. Konusuna gelirsek aslında çok klasik fakir kız zengin oğlana aşık oluyor ama tek farkla zengin oğlan kötürüm.

Eğlenceli bir giyim tarzı ve kişiliği olan Lou, iş bulma kurumunun önerdiği her işi deniyor ama bir türlü işlere devam edemiyor, bu sırada bir hasta bakıcı ilanı karşına çıkıyor ve kabul ediyor. Eve gittiğinde karşısında yaşlı birini beklerken kötürüm, genç, yakışılı Will’i buluyor. Başlarda anlaşamasalar da, her aşk kavgayla başların kanıtı olarak birbirlerine aşık oluyorlar.

Kitap hakkında daha fazla spoiler vermeden filmine gelelim ne dersiniz? İlk defa kitaptan uyarlanan bir filmde bu kadar az yerin kırpıldığını gördüm. Genelde kitabın en can alıcı noktaları filme alınır ve ben hiçbir zaman kitaptan aldığım zevki almazdım uyarlama filmlerde.  Bu sefer yanıldım, kitaptaki hemen hemen her detay filmde yer alıyordu ve izlemesi zevkliydi. Filmin sonunu biliyor olmak birazcık keyfini kaçırmış olsa da olur o kadar diyorum 🙂 Filmde duygusallık müziklerle ve görüntüyle desteklense de bende yine ağlayacak kadar bir duygusallık olmadı.

Tamam seni peçeteyle izleme ya da okuma moduna bağlamamış bu kitapta biz okuyalım mı derseniz; biraz kafam dağılsın, keyif alayım diyorsanız okuyun. Evet duygusal bir kitap ama filmde de kitapta da sizi gülümseten sahneler çok. Özellikle filmde Lou’yu gördüğünüzde farkında olmadan gülümsüyorsunuz. Filmdeki oyuncu seçimi karakterleri tam yansıtmış. Bu kadar gevezelikten sonra sizlere iyi okumalar ya da iyi seyirler, hangisini tercih ederseniz…