Algıda seçicilik mi yoksa sadece bir denk gelme mi bilmiyorum ama bu aralar herkesin bir kitabı var sanki. Beni takip edenler bilir haftalık kitapçı ziyaretim, kitap almasam bile benim için bir rutin ve aynı zamanda keyiftir. Bu aralar yeni çıkan kitaplar bölümüne çok gözüm takılıyor ve adı veya kapağı dikkatimi çekip elime aldığım her kitabın yazarı ya bir instagram fenomeni ya da blogger. Bunları görünce de ister istemez geçen yıl gittiğim yazarlık kursundaki hocamın söyledikleri aklıma geliyor.
Kursa ilk gittiğim gün kursa gelme amacın ne diye sormuştu. Eğer ki bir kitap yazmak istiyorsan yanlış yerdesin demişti. Amacımın kitap yazmak değil kendimi geliştirmek olduğunu söyleyince de bir tebessümle “zaten kitap yazmak için paranın olması yeterli, ondan sonra mutlaka yazdıklarını basacak bir yayın evi bulursun” demişti. İşte bu aralar fenomenlerin kitaplarını gördükçe devamlı bu cümle kulaklarımda yankılanıyor. Eminim ki içlerinde gerçekten iyi yazanlar vardır, çoğunu okumadığım için yorum yapmam yanlış olur. Ama bir o kadar da boş ama hoş yazdıklarını düşünüyorum belki de yalnızca ön yargı emin olamam.
Kitapçılarda diğer bir dikkatimi çeken ise sadeleşme ve mutlu hayat için tavsiyeler tarzı kitapların artmış olması. Marie Kondo’nun kitabını okumak istediğimde 2 yıl önce sormadığım kitapçı kalmamıştı şimdi her kitapçıda karşımda. Bir şey moda olunca delicesine sömürmeden rahat etmiyoruz sanki ne dersiniz? Bu aralar blogumda yazdıklarımda en çok okunanlar sadeleşme ile ilgili yazdıklarım ki bu da moda olduğunun bir kanıtı bence. Umarım bu sadeleşme akımı ve minimalizm modası insanlarda kalıcı değişiklikler yaratır demek istiyorum ama tüketim endüstrisi bu akımı da başka bir akımla değiştirir yakın bir zamanda. Sadece sadeleşme akımın en yüksek faydayı sağlamamızı diliyorum, belki o zaman bu kadar tüketim odaklı yaşamaz ve para kazanmayı hayatımızın merkezine koymayız.
Senin de kitabın çıktı mı, diye sordum konuyu sadeleşmeye getirdim :). Aslında benimde hayallerimden biri kitap yazmak ama bu kadar çok mantar gibi türeyen kitapların arasında ise sanki gereksiz bir zaman kaybı gibi gelmeye başladı. Evet yazmayı hala çok seviyorum ve yazmak benim için en güzel terapi ama kitap yazma hayalim günden güne saçma gibi gelmeye başlıyor. Belki de bu aralar hayatımda çok fazla değişimin olmasından kaynaklıdır kim bilir? Blogum ile kitap yazma hayalimi yaşıyorum aslında, kitaptan tek farkı daldan dala konarak yazmam: bir gün a konusu bir gün b konusu, daha keyifli sanki. Bu aralar blogumda çok fazla yazmadığımın farkındayım ama kendim için yazmayı hiç bırakmadım. Geçenlerde Pozitif dergisinde (hangi sayı olduğunu hatırlamıyorum) Yazmanın Faydaları diye bir bölüm vardı.
Derginin ilgili sayfa görselini buraya bırakarak kısaca özet geçersem: Yazmak iyileştirir, rahatlatır ve hafifletir. Yazdığınız sizi gün içerisinde kötü hissettiren bir olaysa yazarken rahatlarsınız üzerinizdeki negatif enerjiyi atarsınız. Yazdıklarınızı her hangi bir kişi okumak zorunda değil, hatta yazdıktan sonara yırtıp atabilirsiniz de (ki kendimi çok fazla negatif hissettiğimde yaptığım budur), ama eminim ki yazdıktan sonra sakinleşip mantıklı düşünmeye başlarsınız.
Daldan dala atladıktan sonra kısaca yazmak terapidir diyorum… Ve kim bilir belki sizinde kitabınız çıkar, hadi alın elinize kağıt kalemi ya da klavyeyi, seçim sizin 😉
Kesinlikle yazmak terapi.. minnak oğluma günlük yazmayı anlattım 3 gün yazdık akşamları.. bikaç gündür ııh istemiyor 🙂 🙂
bu arada kitap konusu çok doğru bu ara bloggerların çoğunun kitabı çıkıyor.
Ben de kitap çıkarmıştım. sene 2010 du sanırım.. Kurstaki kişinin dediği çok doğru.. para yeterli bu hayal için. Benimki de hayali gerçekleştirmekti.. Fazla edebi değeri yoktu bence sadece şiirlerim yazdıklarım kitapta dursun anı olsun istedim.. tanıdığım insanlar bile satın almadı zaten haber verdiğim halde 🙂 çok üzülmüştüm.. çok yakınlarıma hediye etmiştim zaten. ama çevreme maille blogla haber vermiştim idefixde şurda burda satılıyor diye 🙂 sadece hayalime tik atmak isteidm attım…cinius yayınları diye bir yerden çıkartmıştım.
sadelik minimalizmle ilgili gerçekten kitaplar bloglar hesaplar (instgrmda) arttı.. bilinçlenmek güzel de..maalesef bilinçlenme gibi gösterip sömürme de var 🙁
neyse iyiy alalım kötüye kaatalım yüreğimizi dimi 🙂
iyi haftasonları
Biraz gecikmeli cevap veriyorum kusura bakmayın, yorumunuzu yazdığınız gün okudum ama girip cevap yazamadım. Ne mutlu size bir hayalinizin yanına tik atmışsınız 🙂 Kitap satmamış olsa bile artık yazsaydım nasıl olurdu diye düşünmezsiniz, o yüzden tebrik ediyorum sizi 😉
Minimalizmin moda olması ile sanırım iyice keyfini kaçırıcaz gibi bir his var içimde ama dediğiniz gibi iyiyi alalım kötüye kapatalım kendimiz, sevgiler 🙂