“Yeni mezun oldunuz, çalışıp çabalayıp bir şekilde işe girdiniz, çok güzel… İş görüşmelerinizi hatırlıyor musunuz bazısında 5 yıl bazısında 10 yıl sonraki kariyer planını sormuşlardı; siz de mezun olduğunuz bölümün size verdiği güvenle müdür olurum demiştiniz ya da yöneticiyim demiştiniz, hatırladınız mı?

Harika, peki, o hedeflediğiniz pozisyona geldiniz mi ya da gelebilecek misiniz? Hayır mı? Kulübe hoş geldiniz…”

Niyetim, yukarıdaki satırlarla başlayan ve çoğu kişinin, kendimde dahil olmak üzere hedeflediği hayallerinden çok uzakta olduğunu anlatan, az biraz depresif bir yazı yazmaktı. Hatta yazdım da, ama sonra kendime dedim ki bunun blogda yer alması benim için ne değiştirecek? Cevabım hiçbir şey, sadece içimi dökmenin rahatlığı olacaktı.

Bir bankacı olarak çalışma şeklimden, saatlerimden yakınıyorum, hedeflediğim yere yaklaşamadığımın farkındayım ve bunu kendime sorun ediyorum. Sonra etrafıma bakındım, mesela öğle yemeklerini yediğimiz esnaf lokantasının sahibi abla sabah daha gün ağarmadan dükkana geldiğini söylediğinde en azından sabah 8’de evden çıkıyorum diye sevindiğimi fark ettim. Beyaz yaka çalışan da olsanız, fabrikada işçi de olsanız, esnaf da olsanız her işin kendine göre zorlukları, yeter artık bunun için mi uğraşıyorum denilen noktaları var. Bunları, burada kendi alanımda yazmak benim için bir şey değiştiremeyecek, kimse için bir değişiklik olamayacak. O yüzden biraz olumlu yönlerini yazmaya karar verdim, tabiki de sadece kendi mesleğim için… Başlıyoruz 😉

Bir bankada çalışmanın herkes tarafından özenilen kısmı klimalı ortamda ve şık olarak çalışmaktır. Şube tecrübelerimde müşterilerinin ne güzel klimalı çalışıyorsunuz, hepiniz şıksınız dediğini çok duymuşumdur. Kışın aşırı sıcak, yazın aşırı soğuk, çoğu zaman pencerelerden uzak olmak kesinlikle pozitif yanı. Düşünsenize dışarıda fırtına mı var, kuşlar mı uçuşuyor haberiniz yok, siz hava durumunu kafanıza takmadan rahat rahat çalışabilirsiniz.

Giyim kısmına gelirsek, aslında artık birçok iş yerinde aynı tarz şıklıkları görmek mümkün, yine de bankacının ceketsiz yaz sıcağında bile çıkmaması ayrı bir klas, gördüğünüz an bankacı olduğunu anlıyorsunuz. Tabi köstebek yuvasına benzer sokaklarda topuklularla yürümeye çalışmanın klasını da unutmamak lazım. Herhalde benim hamuruma bankacılık yok, çünkü ceketleri de topukluları da bir türlü sevemedim.

Bir de her banka şubesinin kapısında yazan çalışma saatlerini var, düşünsenize 9:00-17:00 arası çalışıyorsunuz. Bundan iyisini nereden bulacaksınız? Müşterilerden bunu da çok duydum: ohh ne güzel 5te dükkanı kapatıyorsunuz. Acaba hangi dükkandan bahsediyorlar, 8 yıldır bankadayım 18’de başlayan yüksek lisans derslerim için bile saat 18.30’da işten çıkıyordum. Ama haklarını yememek lazım müşterilerin, çoğu zaman beşte müşteriye kapı kapanır, ama arayıp izin alamadım mesaiden sonra beni şubeye alamaz mısın diyen müşteri geri çevrilmez. Hatta böyle müşterilerle akşamın sekizinde güvenlikle beraber bankayı bile kapatabilirsiniz. Çok şükür ki bu tip müşteriyle hiç karşılaşmadım, sadece karşılaşan arkadaşlarımı biliyorum.

Bir saniye okumaya ara…

İşimin olumlu yanlarından bahsediyorum demiştim, galiba konu dağıldı 🙂 Tekrar olumlu yönlerine odaklanmalıyım…

Buldum: Bankada çalışmanın en güzel yanı maaşınız her zaman gününde yatar, asla günü şaşmaz. Müdürünüz asla bir ödeme bekliyorum, 10 gün sonra maaşlar yatıyor diye sizi oyalayamaz. Bir tane daha: Performans, eğitim gibi ıvır zıvırlar olmadığı sürece hafta sonunuz tatildir ve resmi tatillerde çalışmayacağınızı bilirsiniz. Birkaç yıl önce bir çok bankanın fazla mesailer ve kullandırılamayan izinler ile ilgili uyarı almasıyla artık yıl içinde hak ettiğiniz izni kullanmazsanız, zorunlu izine çıkarılıyorsunuz sanırım bu da olumlu bir yanı.

Uğraşınca olumlu yanlar bulunuyor, sizin mesleğinizde de mutlaka vardır. Ancak hangi mesleği yapıyor olursanız olun stresiniz azaltmak için bir hobiniz olsun. Kariyer planınızı yaparken kendinize ait zamanınızı işiniz için feda etmeyin, yıllardır terfi bekleyen bir bankacı olarak öğrendiğim tek gerçek kariyer planı bu. Belki bir ara bankacılık anılarımı daha fazla anlatırım ama kariyer planı için bu kadarı yeterli 😉

Kendinize iyi bakın ve işe girerken hedeflediğiniz planın neresindesiniz bir göz atın… Sevgiler…