Yazmayı en sevdiğim konuyla geldim bu hafta. Bu aralar sabah sayfaları paylaşımları karşıma çıkmaya başlamışken tekrar yazayım dedim. Sabah sayfaları benim için bir türlü düzenli hale getiremediğim ama yaptığımda da en çok yarar gördüğümü hissettiğim kafa boşaltma aracı diyebilirim 🙂

Mart 2019’da ilk kez yazmaya başlamıştım sabah sayfalarını çok da keyif alarak yazmıştım. Ama hep ara vere vere devam ettim yazmaya. Düzenli yazabildiğim zamanlar çok daha üretken ve yaratıcı oldum. Bugünlerde daha doğrusu son bir yıldır düzenli yazmadım. Bazen haftada bir iki gün yazıyorum ki o da zaten sabah sayfaları değil günlük oluyor. Defteri her elime aldığımda tamam bu sefer tekrar düzenli yazmaya başlıyorum diyorum ama ertesi gün kapağını bile açmıyorum.

Neydi sabah sayfaları onu bir hatırlayalım mı? Sanatçının Yolu kitabında Julia Cameron şöyle tanımlıyor sabah sayfalarını:

Sabah sayfaları nedir? Basit olarak anlatmak gerekirse sabah sayfaları, akla gelen her şeyin yazıldığı üç el yazısı sayfadır. “Aman tanrım, yine mi sabah oldu? Söyleyecek hiçbir şeyim yok. Perdeleri yıkamam gerekir. Çamaşırları dün bitirmiş miydim? Vb.” Buna kaba olarak beyin sızmayı diyebiliriz; zaten başlıca amaç da budur.

Ve aklınıza ne gelirse yazın diyor kısaca. Uyanır uyanmaz yazdığınız bu tip yakınma ve sızlanmalarla kafanızı boşalttığınızı ve yaratıcı alanınızla aranızdaki engeli kaldırdığınızı belirtiyor yazar. Yazdığım dönemlerde buna gerçekten şahit oldum. Günlük yakınmalarımı bitirince yaptıklarıma daha fazla odaklanıyordum, sızlanmalarla kendimi bölmediğim için hem daha verimli hem de daha keyifli yapıyordum elimdeki işi.  Dikkat ettiyseniz yaptıklarıma diyorum. Nedense hepimizde yaratıcılık denilince illa sanat dallarıyla alakalı olmalı gibi bir düşünce beliriyor. Öyle mi peki?

Yaratıcı olmak için kesinlikle bir sanat dalıyla mı uğraşmak lazım; resim mi yapmalıyız, roman mı yazmalıyız, beste mi yapmalıyız? Bence hayır… Örneğin yapmak zorunda olduğumuz ev işlerini çabuk bitirmenin yolunu bulmak yaratıcılıktır. Ya da yaptığınız yemekte yeni bir lezzet denemek.  Kafamızın içindeki sızlanmalar olmazsa yaptığımız işten keyif alıp onu bizim yaratıcı bir hale getirebiliriz.

Tekrar başlayalım mı sabah sayfalarına, sadece 3 sayfa aklınıza ne gelirse ve tek önemli nokta el yazınızla yazmanız. Bilgisayarda yazdığınızda farkında olmadan yazdıklarınızı sınırlıyorsunuz ama el yazınızla düşünmenize bile fırsat kalmadan kağıtla buluşuyor kelimeler. Sabah sayfalarınızı tekrar okumamak da bir diğer kural, yazın ve unutun, amacı sadece kafanızı boşaltmak.

Başlayalım mı?