İyi bir film izleyicisi olmadığımı daha önce söylemiş olsam da izlediklerimi beğendiysem anlatmama bir engel değil diye düşünüyorum. Profesyonel bir film yazısı beklemeyin benden sadece hoşuma gidenleri kendi dilimde anlatmaya geldim. Benim için, yazma bahanesi de olunca film önerisi, dedim ki bundan sonra böyle bir köşem olsun.
Film Önerisi köşemde izlediğim ve beğendiğim filmlerden kısaca bahsedip size iyi seyirler dilemeyi planlıyorum. Bu aralar akşamları dizi yerine film izlemeye başladığımdan bana bol bol malzeme çıkar diye düşünüyorum, bakalım nasıl olacak?
Bu haftanın önerisi Bird Box, film ilk yayınladığından Netflix’in en çok izlenen filmleri arasına girmeyi başarmış. İlk yayınladığı tarihlerde dizilere takmış olduğumdan filmin fragmanını bile izlememiştim. Geçen akşam ise kendime film ararken gözüme takıldı, başrolde Sandra Bullock olduğunu görünce de tamam dedim izliyorum.
Film, Josh Malerman’ın Kafes adlı romanından uyarlanmış, dünyaya gelen bir varlık herkesin intihar etmesine sebep oluyor. Bu varlığı gördüğü an insanlar intihar ediyor ve tek kurtuluş görmemek. Film 5 yıl öncesi ve 5 yıl sonrası şeklinde ilerlediğinden sıkmayara merak duygunuz sürekli kılıyor. Filmin ana konusu çocuklarını bu felaketten kurtarmaya çalışan bir annenin yaşadıkları olarak özetleyebiliriz.
2018 yapımı Susanne Bier yönetmenliğindeki bu filmi benim gibi sizde izlemediyseniz ve distopyaları seviyorsanız kaçırmayın derim.
İyi seyirler…
İzleyeceğim. İzledikten sonra ben de fikrimi söylerim 🙂 eline sağlık
Umarım beğenirsin 😉