Çok uzun zamandır okuduklarımı yazmıyordum, artık yazmama bahane olsun diye çok sevdiklerimi yazmaya karar verdim. Başlıyoruz…
Fantastik edebiyat için çok geç keşfettiğim tarz diyebilirim. Bu tarzı okurken yazarların rüya aleminden geçiyormuşum gibi hissediyorum. Gerçi hangi tarzı okursanız okuyun yazarın farklı dünyasının içinde buluyorsunuz kendinizi ama fantastik edebiyatta bunu daha fazla hissediyorum sanki.
Fantastik edebiyatı seviyorsanız mutlaka Neil Gaiman ismini duymuşsunuzdur ve kitaplarını okumuşsunuzdur. Duymadıysanız bile Netflix’teki Sandman karşısınıza çıkmıştır, o da yazarın kült eseri olan çizgi grafik romanı. Onu henüz okumadım ama okumak istediklerim arasında. Amerikan Tanrılarına gelirsek, 2001 yılında yayımlanan roman, Locus, Nebula, Hugo ve Bram Stoker ödüllerini almış. İtiraf edeyim, kitabı okumadan önce bu kadar çok ödül topladığını bilmiyordum. Sadece Neil Gaiman kitabı olduğu için okumaya başlamıştım.
Kitap hapishanede son üç yılını geçirmiş olan Shadow’un eşinin ölümü nedeniyle 2 gün erken tahliye edilmesi ve cenazeye giderken uçakta esrarengiz Bay Çarşamba’yla tanışmasıyla başlıyor. Mitolojiyi, eski ve yeni tanrıları, doğuyu, batıyı harmanlayan anlatımıyla kendinizi kitaptan ayıramıyorsunuz. Son sayfasına kadar keyifle sayfaları çevirdim.
Kitabı okuduğum günlerde Amazon Prime’da Amerikan Tanrıları diye bir dizi gördüm. Aa okuduğum kitap değil mi derken, kitabın 2017 yılında diziye uyarlandığını öğrendim. Toplam 3 sezonluk bir dizi. Kitabı keyifle bitirdikten sonra da ilk işim diziyi izlemek oldu. Kitabı soluksuz okurken diziyi zor izledim diyebilirim. Yazarın hayal gücünü yönetmen nasıl canlandırmış, merak ettiğim için izledim. Sadece dizi olarak ele alırsak, fantastik dizileri sevmeme rağmen bunu izlemeye devam edemezdim. Temponun yavaş ilerleyişi beni çok sıktı. Kitabı okuduktan sonra ise dizide kitabın sadece bir omurga gibi kullanıldığını gördüm. Kitaptaki bir çok detay değiştirilmişti. Gerçi dizisi hakkında okuduğum bir yorumda kitabına epey sadık diyordu ama bence alakası yoktu.
Kitabını okumanızı zevkle tavsiye ederim, dizisi içinse emin olamadım 🙂
O yüzden keyifli okumalar 🙂